Hicr Suresi Türkçe Meali

Hicr  1: Elif. Lâm. Râ. Bunlar Kitab´ın ve apaçık bir Kur´an´ın âyetleridir.

Hicr  2: İnkâr edenler zaman zaman, keşke biz de müslüman olsaydık, diye arzu ederler.

Hicr  3: Onları bırak; yesinler, eğlensinler ve boş ümit onları oyalayadursun. (Kötü sonucu) yakında bilecekler!

Hicr  4: Helâk ettiğimiz hiçbir ülke yoktur ki hakkında (bizce) bilinen bir yazgı olmasın.

Hicr  5: Hiçbir millet, ecelinin önüne geçemez, ve onu geciktiremez.

Hicr  6: Dediler ki: «Ey kendisine Kur´an indirilen (Muhammed)! Sen mutlaka bir mecnunsun!»

Hicr  7: «Eğer doğru söyleyenlerden idiysen, bize melekleri getirmeliydin.»

Hicr  8: Biz melekleri ancak hak ile indiririz. O zaman onlara mühlet verilmez.

Hicr  9: Kur´an´ı kesinlikle biz indirdik; elbette onu yine biz koruyacağız.

Hicr  10: Andolsun, senden önceki milletler arasında da elçiler gönderdik.

Hicr  11: Onlara bir peygamber gelmeyedursun, hemen onunla alay ederlerdi.

Hicr  12: İşte böylece biz onu, (inkârcılığı) suçluların kalplerine sokarız.

Hicr  13: Öncekilerin başına gelenlerden ders almaları gerekirken onlar hala buna (Kur´an´a) inanmıyorlar.

Hicr  14: (14-15) Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksalar, yine de «Gözlerimiz boyandı, daha doğrusu bize büyü yapılmıştır.» derler.

Hicr  15: (14-15) Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksalar, yine de «Gözlerimiz boyandı, daha doğrusu bize büyü yapılmıştır.» derler.

Hicr  16: Andolsun, biz gökte birtakım burçlar yarattık ve seyr edenler için onu süsledik.

Hicr  17: Onları, taşlanmış (kovulmuş) her şeytandan koruduk.

Hicr  18: Ancak kulak hırsızlığı eden müstesna. Onun da peşine açık bir alev sütunu düşmüştür.

Hicr  19: Yeri uzatıp yaydık, orada sabit dağlar yerleştirdik, yine orada miktarı ve ölçüsü belirli olan şeyler bitirdik.

Hicr  20: Orada hem sizin için hem de rızıkları size ait olmayanlar için (gerekli) geçim vasıtaları yarattık.

Hicr  21: Her şeyin hazineleri yalnız bizim yanımızdadır. Biz onu ancak belli bir ölçüyle indiririz.

Hicr  22: Biz, rüzgârları aşılayıcı olarak gönderdik ve gökten bir su indirdik de onunla su ihtiyacınızı karşıladık. (Biz bunları yapmasaydık) siz onu (yeterli) suyu depolayamazdınız.

Hicr  23: Şüphesiz biz diriltir ve biz öldürürüz! Ve her şeye biz vâris oluruz.

Hicr  24: Andolsun biz, sizden önce gelip geçenleri de biliriz, geri kalanları da biliriz.

Hicr  25: Şüphesiz Rabbin onları (kıyamette) toplayacaktır. Çünkü O, hakîmdir, alîmdir.

Hicr  26: Andolsun biz insanı, (pişmiş) kuru bir çamurdan, şekillenmiş kara balçıktan yarattık.

Hicr  27: Cinleri de daha önce zehirli ateşten yaratmıştık.

Hicr  28: Hani Rabbin meleklere demişti ki: «Ben kupkuru bir çamurdan, şekillenmiş kara balçıktan bir insan yaratacağım.»

Hicr  29: «Ona şekil verdiğim ve ona ruhumdan üflediğim zaman, siz hemen onun için secdeye kapanın!»

Hicr  30: Meleklerin hepsi de hemen secde ettiler.

Hicr  31: Fakat İblis hariç! O, secde edenlerle beraber olmaktan kaçındı.

Hicr  32: (Allah:) Ey İblis! Secde edenlerle beraber olmayışının sebebi nedir? dedi.

Hicr  33: (İblis:) Ben kuru bir çamurdan, şekillenmiş kara balçıktan yarattığın bir insana secde edecek değilim, dedi.

Hicr  34: Allah şöyle buyurdu: Öyle ise oradan çık! Artık kovuldun!

Hicr  35: Muhakkak ki kıyamet gününe kadar lânet senin üzerine olacaktır!

Hicr  36: (İblis:) Rabbim! Öyle ise, (varlıkların) tekrar dirileceği güne kadar bana mühlet ver, dedi.

Hicr  37: (37-38) Allah: Sen bilinen bir vakte kadar kendilerine mühlet verilenlerdensin, buyurdu.

Hicr  38: (37-38) Allah: Sen bilinen bir vakte kadar kendilerine mühlet verilenlerdensin, buyurdu.

Hicr  39: (İblis) dedi ki: Rabbim! Beni azdırmana karşılık ben de yeryüzünde onlara (günahları) süsleyeceğim ve onların hepsini mutlaka azdıracağım!

Hicr  40: Ancak onlardan ihlâslı kulların müstesna.

Hicr  41: (Allah) şöyle buyurdu: «İşte bana varan dosdoğru yol budur.»

Hicr  42: «Şüphesiz kullarım üzerinde senin bir hakimiyetin yoktur. Ancak azgınlardan sana uyanlar müstesna.»

Hicr  43: Muhakkak cehennem, onların hepsine vâdolunan yerdir.

Hicr  44: Cehennemin yedi kapısı vardır. Onlardan her kapı için birer gurup ayrılmıştır.

Hicr  45: (Allah´ın azabından korkup rahmetine sığınan) takvâ sahipleri, mutlaka cennetlerde ve pınar başlarında olacaklar.

Hicr  46: «Oraya emniyet ve selâmetle girin» (denilir, onlara).

Hicr  47: Biz, onların gönüllerindeki kini söküp attık; onlar artık köşkler üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olacaklar.

Hicr  48: Onlara orada hiçbir yorgunluk gelmeyecek ve onlar, oradan çıkarılmayacaklardır.

Hicr  49: (Resûlüm!) Kullarıma, benim, çok bağışlayıcı ve pek esirgeyici olduğumu haber ver.

Hicr  50: Benim azabımın elem verici bir azap olduğunu da bildir.

Hicr  51: Onlara İbrahim´in misafirlerinden (meleklerden) de haber ver.

Hicr  52: Onun yanına girdikleri zaman, «selam» dediler. (İbrahim:) Biz sizden çekiniyoruz, dedi.

Hicr  53: Dediler ki: Korkma; biz sana bilgin bir oğul müjdeliyoruz.

Hicr  54: (İbrahim:) Bana ihtiyarlık çökmesine rağmen beni müjdeliyor musunuz? Beni ne ile müjdeliyorsunuz? dedi.

Hicr  55: Sana gerçeği müjdeledik, sakın ümitsizliğe düşenlerden olma! dediler.

Hicr  56: (İbrahim:) dedi ki: Rabbinin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?

Hicr  57: «Ey elçiler! (Başka) ne işiniz var?» dedi.

Hicr  58: Dediler ki: «Biz, suçlu bir topluma (onları helâk etmeye) gönderildik.»

Hicr  59: «Ancak Lût ailesi hariç. Onların hepsini kurtaracağız.»

Hicr  60: «(Fakat Lût´un) karısı müstesna; biz onun geri kalanlardan olmasını takdir ettik.»

Hicr  61: (61-62) Elçiler Lût âilesine gelince, Lût onlara: «Hakikaten siz tanınmayan kimselersiniz» dedi.

Hicr  62: (61-62) Elçiler Lût âilesine gelince, Lût onlara: «Hakikaten siz tanınmayan kimselersiniz» dedi.

Hicr  63: Dediler ki: «Bilakis, biz sana, onların şüphe etmekte oldukları şeyi (azabı ve helâkı) getirdik.

Hicr  64: Sana gerçeği getirdik; biz, hakikaten doğru söyleyenleriz.

Hicr  65: Gecenin bir bölümünde aile fertlerini yola çıkar, sen de arkalarından yürü. Sizden hiç kimse, sakın dönüp de ardına bakmasın, istenen yere gidin.»

Hicr  66: Ona (Lût´a) şu hükmümüzü vahyettik: «Sabaha çıkarlarken mutlaka onların ardı kesilmiş olacaktır.»

Hicr  67: Şehir halkı, birbirlerini kutlayarak, (meleklerin yanına) geldiler.

Hicr  68: (68-69) (Lût) onlara «Bunlar benim misafirimdir. Sakın beni utandırmayın; Allah´tan korkun, beni rezil etmeyin!» dedi.

Hicr  69: (68-69) (Lût) onlara «Bunlar benim misafirimdir. Sakın beni utandırmayın; Allah´tan korkun, beni rezil etmeyin!» dedi.

Hicr  70: «Biz seni, elâlemin işine karışmaktan men etmemiş miydik?» dediler.

Hicr  71: (Lût:) İşte kızlarım! (Düşündüğünüzü) yapacaksanız (onlarla evlenin), dedi.

Hicr  72: (Resûlüm!) Hayatın hakkı için onlar, sarhoşlukları içinde bocalıyorlardı.

Hicr  73: Güneş doğarken onları o korkunç ses yakaladı.

Hicr  74: Böylece ülkelerinin üstünü altına getirdik. Üzerlerine de balçıktan pişirilmiş taşlar yağdırdık.

Hicr  75: İşte bunda ibret alanlar için işaretler vardır.

Hicr  76: Onlar hâla gözler önünde duran bir yol üzerindedirler.

Hicr  77: Hakikaten bunda iman edenler için bir ibret vardır.

Hicr  78: Eyke halkı da gerçekten zalim idiler.

Hicr  79: Biz onlardan da intikam aldık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yol üzerindedir.

Hicr  80: Andolsun, Hicr halkı da peygamberleri yalanlamıştı.

Hicr  81: Biz onlara mucizelerimizi vermiştik; fakat onlardan yüz çevirmişlerdi.

Hicr  82: Onlar, dağlardan emniyet içinde kalacakları evler oyarlardı.

Hicr  83: Onları da sabaha çıkarlarken o korkunç ses yakaladı.

Hicr  84: Kazanmakta oldukları şeyler onlardan hiçbir zararı savmadı.

Hicr  85: Biz gökleri, yeri ve ikisinin arasındakileri ancak hak ile yarattık. O saat (kıyamet), mutlaka gelecektir. Şimdilik onlara güzel muamele et.

Hicr  86: Şüphesiz Rabbin hakkıyla yaratan pek iyi bilendir.

Hicr  87: Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi âyeti ve yüce Kur´an´ı verdik.

Hicr  88: Sakın onlardan bazı sınıflara verdiğimiz dünya malına göz dikme, onlardan dolayı üzülme ve müminlere alçak gönüllü ol.

Hicr  89: De ki: Şüphesiz ben apaçık bir uyarıcıyım.

Hicr  90: Nitekim biz, komplo kuranlara (azabı) indirmişizdir.

Hicr  91: Onlar, Kur´an´ı tutarsız parçalar olarak nitelendirenlere gelince,

Hicr  92: (92-93) Rabbin hakkı için, mutlaka onların hepsini yaptıklarından dolayı sorguya çekeceğiz.

Hicr  93: (92-93) Rabbin hakkı için, mutlaka onların hepsini yaptıklarından dolayı sorguya çekeceğiz.

Hicr  94: Sana emrolunanı açıkça söyle ve ortak koşanlardan yüz çevir!

Hicr  95: (Seninle) alay edenlere karşı biz sana yeteriz.

Hicr  96: Onlar Allah ile beraber başka bir tanrı edinenlerdir. (Kimin doğru olduğunu) yakında bilecekler!

Hicr  97: Onların söyledikleri şeyler yüzünden senin canının sıkıldığını andolsun biliyoruz.

Hicr  98: Sen şimdi Rabbini hamd ile tesbih et ve secde edenlerden ol!

Hicr  99: Ve sana yakîn (ölüm) gelinceye kadar Rabbine ibadet et!