Ahzab Suresi 22. Ayet Meali

Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَلَمَّا رَءَا ٱلْمُؤْمِنُونَ ٱلْأَحْزَابَ قَالُوا۟ هَٰذَا مَا وَعَدَنَا ٱللَّهُ وَرَسُولُهُۥ وَصَدَقَ ٱللَّهُ وَرَسُولُهُۥ ۚ وَمَا زَادَهُمْ إِلَّآ إِيمَٰنًا وَتَسْلِيمًا
Ve lemmâ real mu’minûnel ahzâbe kâlû hâzâ mâ vaadenallâhu ve resûluhu ve sadakallâhu ve resûluhu ve mâ zâdehum illâ îmânen ve teslîmâ(teslîmen).
Mü’minler, düşman birliklerini görünce, “İşte bu, Allah’ın ve Resûlünün bize vaad ettiği şeydir. Allah ve Resûlü doğru söylemişlerdir” dediler. Bu, onların ancak imanlarını ve teslimiyetlerini artırmıştır.

    Türkçesi

    Arapçası

    Kökü

  • zaman
  • وَلَمَّا
  • gördükleri
  • رَأَى
  • ر ا ي
  • mü’minler
  • الْمُؤْمِنُونَ
  • ا م ن
  • (düşman) orduları
  • الْأَحْزَابَ
  • ح ز ب
  • dediler
  • قَالُوا
  • ق و ل
  • bu
  • هَٰذَا
  • مَا
  • bize va’dettiğidir
  • وَعَدَنَا
  • و ع د
  • Allah’ın
  • اللَّهُ
  • ve Resulünün
  • وَرَسُولُهُ
  • ر س ل
  • ve doğrudur
  • وَصَدَقَ
  • ص د ق
  • Allah
  • اللَّهُ
  • ve Resulü
  • وَرَسُولُهُ
  • ر س ل
  • ve
  • وَمَا
  • artırmadı
  • زَادَهُمْ
  • ز ي د
  • başka bir şey
  • إِلَّا
  • imanlarını
  • إِيمَانًا
  • ا م ن
  • ve teslimiyetlerini
  • وَتَسْلِيمًا
  • س ل م
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Mü’minler, düşman birliklerini görünce, “İşte bu, Allah’ın ve Resûlünün bize vaad ettiği şeydir. Allah ve Resûlü doğru söylemişlerdir” dediler. Bu, onların ancak imanlarını ve teslimiyetlerini artırmıştır.
  • Diyanet Vakfı: Müminler ise, düşman birliklerini gördüklerinde: İşte Allah ve Resûlü´nün bize vâdettiği! Allah ve Resûlü doğru söylemiştir, dediler. Bu (orduların gelişi), onların ancak imanlarını ve Allah´a bağlılıklarını arttırdı.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Mü´minler müttefik düşmanları gördükleri zaman: «İşte bu, Allah´ın ve Resulünün bize va´d ettiği şeydir. Allah ve Rasulü doğru çıktı.» dediler. Bu onların imanını ve teslimiyetini artırmaktan başka birşey yapmadı.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Müminler, ahzabı (düşman birliklerini) gördükleri zaman: «İşte bu, Allah´ın ve Resulü´nün bize vaad ettiği şeydir. Allah ve Resulü doğru söyledi.» dediler. Bu onların imanını ve teslimiyetini artırmaktan başka bir şey yapmadı.
  • Ali Fikri Yavuz: Müminler düşman birliklerini görünce: “- İşte Allah’ın ve Rasûlünün bize vaadettiği (zafer) budur. Allah ve Peygamberi doğru söylemiştir.” dediler. (Müminlerin düşman birliklerini görmeleri) ancak onların imanlarını ve teslimiyyetlerini artırdı.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Mü´minler gördükleri vakıt da o Ahzabı «bu, işte, Allahın ve Resulünün bize va´dettiği, Allah ve Resulü doğru çıktı» dediler ve onların iymanını ve teslimiyyetini artırmaktan başka bir şey yapmadı
  • Fizilal-il Kuran: Mü´minler düşman ordularını gördükleri zaman; «Bu Allah´ın ve Resulünün bize vaad ettiği zaferdir. Allah ve Resulü doğru söylemiştir» dediler. Bu, onların sadece imanlarını ve teslimiyetlerini arttırdı.
  • Hasan Basri Çantay: Mü´minler (düşman) orduları (nı) görünce: «İşte bu, Allahın ve Resulünün bize va´d etdiği şeydir. Allah ve peygamberi doğru söylemişdir» dediler. (Bu), onların îmanlarını, teslîmiyyetlerini artırmakdan başka bir şey yapmadı.
  • İbni Kesir: Mü´minler o birlikleri gördüklerinde dediler ki: İşte bize Allah´ın ve Rasulünün vaad ettiği bu. Allah ve Rasulü doğru söylemiştir. Ve bu, onların ancak imanını ve teslimiyetini artırdı.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Vaktâ ki mü´minler orduları gördüler, dediler ki: «Bu, bize Allah´ın ve O´nun Resûlünün vaadettiğidir ve Allah ve Resûlü doğru buyurmuştur.» Ve onlar için başka değil, imânı ve teslimiyeti arttırmış olur.
  • Tefhim-ul Kuran: Mü´minler (düşman) birliklerini gördükleri zaman ise (korkuya kapılmadan) dediler ki: «Bu, Allah´ın ve Resulü´nün bize vadettiği şeydir; Allah ve Resulü doğru söylemiştir.» Ve (bu,) yalnızca onların imanlarını ve teslimiyetlerini arttırdı.

Resim yüklenemedi.

Yarınki hayatına şimdiden taşın.

Vaktin Çağrısı

Flashcards for dua, digital product

Şehr-i Ramazan