Âli İmrân Suresi 99. Ayet Meali

Kur'anı Kerim Meali
Kuran Meali
Your browser doesn’t support HTML5 audio
قُلْ يَٰٓأَهْلَ ٱلْكِتَٰبِ لِمَ تَصُدُّونَ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ مَنْ ءَامَنَ تَبْغُونَهَا عِوَجًا وَأَنتُمْ شُهَدَآءُ ۗ وَمَا ٱللَّهُ بِغَٰفِلٍ عَمَّا تَعْمَلُونَ
Kul yâ ehlel kitâbi lime tesuddûne an sebîlillâhi men âmene tebgûnehâ ivecen ve entum şuhedâu ve mâllâhu bi gâfilin ammâ ta’melûn(ta’melûne).
De ki: “Ey kitab ehli! (Gerçeği) görüp bildiğiniz hâlde, niçin Allah’ın yolunu eğri ve çelişkili göstermeğe yeltenerek inananları Allah’ın yolundan çevirmeye kalkışıyorsunuz? Allah, yaptıklarınızdan habersiz değildir.”

    Türkçesi

    Arapçası

    Kökü

  • de ki
  • قُلْ
  • ق و ل
  • ehli
  • يَا أَهْلَ
  • ا ه ل
  • Kitap
  • الْكِتَابِ
  • ك ت ب
  • niçin?
  • لِمَ
  • çevirmeğe çalışıyorsunuz
  • تَصُدُّونَ
  • ص د د
  • -ndan
  • عَنْ
  • yolu-
  • سَبِيلِ
  • س ب ل
  • Allah
  • اللَّهِ
  • kimseleri
  • مَنْ
  • inanan
  • امَنَ
  • ا م ن
  • göstermeğe yeltenerek
  • تَبْغُونَهَا
  • ب غ ي
  • eğri
  • عِوَجًا
  • ع و ج
  • ve siz
  • وَأَنْتُمْ
  • (gerçeğe) tanık olduğunuz halde
  • شُهَدَاءُ
  • ش ه د
  • değildir
  • وَمَا
  • Allah
  • اللَّهُ
  • habersiz
  • بِغَافِلٍ
  • غ ف ل
  • -dan
  • عَمَّا
  • yaptıklarınız-
  • تَعْمَلُونَ
  • ع م ل
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: De ki: “Ey kitab ehli! (Gerçeği) görüp bildiğiniz hâlde, niçin Allah’ın yolunu eğri ve çelişkili göstermeğe yeltenerek inananları Allah’ın yolundan çevirmeye kalkışıyorsunuz? Allah, yaptıklarınızdan habersiz değildir.”
  • Diyanet Vakfı: De ki: Ey ehl-i kitap! (Gerçeği) görüp bildiğiniz halde niçin Allah´ın yolunu eğri göstermeye yeltenerek müminleri Allah yolundan çevirmeye kalkışıyorsunuz? Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): De ki: «Ey kitap verilenler, niçin inananları Allah´ın doğru yolundan engelliyorsunuz? Görüp durduğunuz halde niçin onun çarpıklığını istiyorsunuz? Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.»
  • Elmalılı Hamdi Yazır: De ki: «Ey kitap ehli! Gerçeği görüp bildiğiniz hâlde niçin Allah´ın yolunu eğri göstermeye yeltenerek müminleri Allah´ın yolundan çevirmeye kalkışıyorsunuz? Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir».
  • Ali Fikri Yavuz: De ki: “- Ey ehl-i kitap! İslâmın hak din olduğunu bildiğiniz halde neden iman edenleri, Allah yolundan (iğriliğini istiyerek) çevirmeye çalışıyorsunuz? Allah yaptıklarınızdan gâfil değildir.”
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): De ki ey ehli kitab! niçin Allahın doğru yolundan iman edenleri men´ediyorsunuz, görüb durduğunuz halde niçin onun çarpıklığını istiyorsunuz? Allah yaptıklarınızdan gafil değildir
  • Fizilal-il Kuran: De ki; ´Ey ehl-i kitap, niçin Allah´ın yolunu eğri göstermeye yeltenerek inananları o yoldan döndürmeye çalışıyorsunuz? Oysa onun doğru olduğunu biliyorsunuz. Allah yaptıklarınızdan kesinlikle habersiz değildir :
  • Hasan Basri Çantay: De ki: «Ey Kitablılar, kendiniz (İslâm dininin hak olduğunu Kitablarınızda okuyan) şâhidler olduğunuz halde, neye îman edenleri Allah yolundan, kendiniz onda bir eğrilik aramıya yellenerek, döndürmiye çalışıyorsunuz? Allah ne yaparsanız gaafil değil».
  • İbni Kesir: De ki: Ey Ehl-i Kitab, siz gerçeği gördüğünüz halde Allah´ın yolunu eğri göstermeye yeltenerek, iman edenleri niçin ondan çeviriyorsunuz? Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: De ki: «Ey ehl-i kitap! Ne için imân edenleri Allah Teâlâ´nın yolundan men ediyorsunuz? Onun çarpıklığını istiyorsunuz? Halbuki sizler şahitlersiniz, Allah Teâlâ da sizin yaptıklarınızdan gâfil değildir.»
  • Tefhim-ul Kuran: De ki: «Ey Kitap Ehli, sizler şahidler olduğunuz halde, ne diye iman edenleri Allah yolundan -onda bir çarpıklık bulmaya yeltenerek- çevirmeye çalışıyorsunuz? Allah, yapmakta olduklarınızdan gafil değildir.»

Resim yüklenemedi.

Sistemli Evden Eve Taşımacılık

Vaktin Çağrısı

Wholesale B2B Marketplaces