Hadîd Suresi 14. Ayet Meali

Kur'anı Kerim Meali
Kuran Meali
Your browser doesn’t support HTML5 audio
يُنَادُونَهُمْ أَلَمْ نَكُن مَّعَكُمْ ۖ قَالُوا۟ بَلَىٰ وَلَٰكِنَّكُمْ فَتَنتُمْ أَنفُسَكُمْ وَتَرَبَّصْتُمْ وَٱرْتَبْتُمْ وَغَرَّتْكُمُ ٱلْأَمَانِىُّ حَتَّىٰ جَآءَ أَمْرُ ٱللَّهِ وَغَرَّكُم بِٱللَّهِ ٱلْغَرُورُ
Yunâdûnehum e lem nekun meakum, kâlû belâ ve lâkinnekum fe tentum enfusekum ve terebbastum vertebtum ve garret kumul emâniyyu hattâ câe emrullâhi ve garrekum billâhil garûr(garûmu).
(Münafıklar) mü’minlere şöyle seslenirler: “Biz de (dünyada) sizinle beraber değil miydik?” (Mü’minler de) derler ki: “Evet, fakat siz kendinizi yaktınız. Başımıza musibetler gelmesini gözlediniz, şüphe ettiniz. Allah’ın emri gelinceye kadar kuruntular sizi aldattı. O çok aldatıcı (şeytan) Allah hakkında da sizi aldattı.”

    Türkçesi

    Arapçası

    Kökü

  • onlara seslenirler
  • يُنَادُونَهُمْ
  • ن د و
  • أَلَمْ
  • değil miydik?
  • نَكُنْ
  • ك و ن
  • sizinle beraber
  • مَعَكُمْ
  • derler ki
  • قَالُوا
  • ق و ل
  • evet
  • بَلَىٰ
  • ama siz
  • وَلَٰكِنَّكُمْ
  • kötülük ettiniz
  • فَتَنْتُمْ
  • ف ت ن
  • kendi canlarınıza
  • أَنْفُسَكُمْ
  • ن ف س
  • ve beklediniz
  • وَتَرَبَّصْتُمْ
  • ر ب ص
  • ve kuşkulandınız
  • وَارْتَبْتُمْ
  • ر ي ب
  • ve sizi aldattı
  • وَغَرَّتْكُمُ
  • غ ر ر
  • kuruntular
  • الْأَمَانِيُّ
  • م ن ي
  • kadar
  • حَتَّىٰ
  • gelinceye
  • جَاءَ
  • ج ي ا
  • emri (ölüm)
  • أَمْرُ
  • ا م ر
  • Allah’ın
  • اللَّهِ
  • ve sizi aldattı
  • وَغَرَّكُمْ
  • غ ر ر
  • Allah(ın affı) ile
  • بِاللَّهِ
  • çok aldatıcı (şeytan)
  • الْغَرُورُ
  • غ ر ر
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: (Münafıklar) mü’minlere şöyle seslenirler: “Biz de (dünyada) sizinle beraber değil miydik?” (Mü’minler de) derler ki: “Evet, fakat siz kendinizi yaktınız. Başımıza musibetler gelmesini gözlediniz, şüphe ettiniz. Allah’ın emri gelinceye kadar kuruntular sizi aldattı. O çok aldatıcı (şeytan) Allah hakkında da sizi aldattı.”
  • Diyanet Vakfı: Münafıklar onlara: Biz sizinle beraber değil miydik? diye seslenirler. (Müminler de) derler ki: Evet ama, siz kendi başınızı belaya soktunuz; fırsat beklediniz; şüpheye düştünüz ve kuruntular sizi aldattı. O çok aldatan (şeytan) sizi, Allah hakkında bile aldattı. Nihayet Allah´ın emri gelip çattı!
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): (Münafıklar) onlara şöyle bağrışırlar: «Bizler sizinle beraber değil miydik?» (Mü´minler): «Evet, ama siz kendilerinizi fitneye soktunuz, gözettiniz, şüpheye düştünüz ve Allah´ın emri gelinceye kadar kuruntular sizi aldattı. O aldatıcı şeytan sizi (günahın zararı yoktur diye) Allah´a güvendirdi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: (Münafıklar) onlara: «Biz sizinle beraber değil miydik?» diye seslenirler. (Müminler) de derler ki: «Evet ama, siz kendi canlarınıza kötülük ettiniz, gözlediniz, şüpheye düştünüz ve kuruntular sizi aldattı. O çok aldatan (şeytan) sizi, Allah hakkında bile aldattı. Nihayet Allah´ın emri gelip çattı.
  • Ali Fikri Yavuz: Münafıklar, müminlere şöyle bağırırlar: “- Bizler sizinle beraber (dünyada ibadet eder) değil miydik?” Müminler: “- Evet, bizimle beraberdiniz; fakat siz, kendinizi nifaka düşürüb helâk ettiniz. Müminlere felâket beklediniz, (yahud tevbe için beklediniz), şübhelendiniz ve uzun ömür hülyası, sizi aldattı; tâ Allah’ın emri (ölüm) gelinceye kadar... Bir de, Allah’a karşı, sizi, aldatıcı şeytan aldattı.”
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Onlara şöyle bağırışırlar: Bizler sizinle beraber değil miydik? Evet, derler: Ve lâkin sizler kendilerinize fitne yaptınız, gözettiniz, işkillendiniz, o kuruntular sizi aldattı, tâ Allahın emri gelinciye kadar, hem sizi Allaha mağrurlandırdı o aldatıcı mağrur.
  • Fizilal-il Kuran: Münafıklar, müminlere «Dünyada sizinle birlikte değil miydik?» diye seslenirler. Müminler de onlara şöyle derler; «Evet, birlikteydik. Fakat siz kendiniz eğri yola saptınız, hep komplo peşinde koştunuz, gerçeklerden kuşku duydunuz, asılsız kuruntulara kapıldınız, sonunda Allah´ın emri gelince öldünüz, o yaman ayartıcı (şeytan) sizi Allah´ın affediciliğine güvendirerek baştan çıkardı.»
  • Hasan Basri Çantay: (Münafıklar) onlara bağrışırlar: «Biz sizinle beraber değil miydik»? «Evet, dediler (derler, beraberdik). Fakat kendinizi siz kendiniz yakdınız. (Hep mü´minlerin felâketini) gözetdiniz. (İslâm dîni hakkında) şübhe etdiniz. Sizi kuruntular aldatdı. Sizi o çok aldatan, Allaha karşı bile aldatdı». Nihayet (işte) Allahın emri gelib çatdı.
  • İbni Kesir: Onlara: Biz sizinle beraber değil miydik? diye seslenirler. Onlar da: Evet, ama siz kendinizi aldattınız, pusu kurdunuz, şüpheye düştünüz ve kuruntular sizi aldattı. O çok aldatan, sizi Allah´a karşı bile aldattı. Nihayet Allah´ın emri gelip çattı.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Onlara bağırırlar ki: «Biz sizinle beraber değil mi idik?» Onlar da derler ki: «Evet.. Velâkin siz nefsinizi fitneye düşürdünüz, ve (mü´minler hakkında fenalık) gözettiniz ve sizi bâtıl şeyler gurura düşürdü. Tâ ki, Allah´ın emri geliverdi. Ve sizi şeytan Allah ile aldattı.»
  • Tefhim-ul Kuran: (Münafıklar) Onlara seslenirler: «Biz sizlerle birlikte değil miydik?» Derler ki: «Evet, ancak siz kendinizi fitneye düşürdünüz, (Müslümanları acıların ve yıkımların sarmasını) gözetip beklediniz; (Allah´a ve İslâm´a karşı) kuşkulara kapıldınız. Sizleri kuruntular yanıltıp aldattı. Sonunda Allah´ın emri (olan ölüm) geliverdi; ve o aldatıcı da sizi Allah ile (Allah´ın adını kullanarak, hatta masumca bizden görünerek) aldatmış oldu.»

Resim yüklenemedi.

Wholesale B2B Marketplaces

Vaktin Çağrısı

Wholesale B2B Marketplaces

Kadir Gecesi