Şuarâ Suresi 49. Ayet Meali

Kur'anı Kerim Meali
Kuran Meali
Your browser doesn’t support HTML5 audio
قَالَ ءَامَنتُمْ لَهُۥ قَبْلَ أَنْ ءَاذَنَ لَكُمْ ۖ إِنَّهُۥ لَكَبِيرُكُمُ ٱلَّذِى عَلَّمَكُمُ ٱلسِّحْرَ فَلَسَوْفَ تَعْلَمُونَ ۚ لَأُقَطِّعَنَّ أَيْدِيَكُمْ وَأَرْجُلَكُم مِّنْ خِلَٰفٍ وَلَأُصَلِّبَنَّكُمْ أَجْمَعِينَ
Kâle âmentum lehu kable en âzene lekum, innehu le kebîrukumullezî allemekumus sıhr(sıhra), fe le sevfe ta’lemûn(ta’lemûne), le ukattıanne eydiyekum ve erculekum min hılâfin ve le usallibennekum ecmaîn(ecmaîne).
Firavun, “Ben size izin vermeden ona inandınız ha? Mutlaka o, size sihri öğreten büyüğünüzdür. Yakında bilip göreceksiniz siz! Andolsun, ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve hepinizi asacağım” dedi.

    Türkçesi

    Arapçası

    Kökü

  • (Fir’avn) dedi
  • قَالَ
  • ق و ل
  • inandınız mı?
  • امَنْتُمْ
  • ا م ن
  • ona
  • لَهُ
  • önce
  • قَبْلَ
  • ق ب ل
  • أَنْ
  • ben izin vermeden
  • اذَنَ
  • ا ذ ن
  • size
  • لَكُمْ
  • şüphesiz O
  • إِنَّهُ
  • büyüğünüzdür
  • لَكَبِيرُكُمُ
  • ك ب ر
  • الَّذِي
  • size öğreten
  • عَلَّمَكُمُ
  • ع ل م
  • büyüyü
  • السِّحْرَ
  • س ح ر
  • öyleyse yakında
  • فَلَسَوْفَ
  • bileceksiniz
  • تَعْلَمُونَ
  • ع ل م
  • mutlaka keseceğim
  • لَأُقَطِّعَنَّ
  • ق ط ع
  • ellerinizi
  • أَيْدِيَكُمْ
  • ي د ي
  • ve ayaklarınızı
  • وَأَرْجُلَكُمْ
  • ر ج ل
  • مِنْ
  • çapraz olarak
  • خِلَافٍ
  • خ ل ف
  • ve asacağım
  • وَلَأُصَلِّبَنَّكُمْ
  • ص ل ب
  • hepinizi
  • أَجْمَعِينَ
  • ج م ع
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Firavun, “Ben size izin vermeden ona inandınız ha? Mutlaka o, size sihri öğreten büyüğünüzdür. Yakında bilip göreceksiniz siz! Andolsun, ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve hepinizi asacağım” dedi.
  • Diyanet Vakfı: Firavun, (kızgınlık içinde) dedi ki: Ben size izin vermeden ona iman ettiniz ha! Demek ki size sihiri öğreten büyüğünüzmüş o! Ama şimdi (size yapacağımı görecek ve) bileceksiniz: Andolsun, ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kestireceğim, hepinizi astıracağım!
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): (Firavun) dedi ki: «Ben size izin vermeden O´na iman ettiniz! Anlaşıldı ki, o size sihri öğreten büyüğünüzmüş! O halde kesinlikle yakında anlayacaksınız; çaresiz ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kestireceğim, hepinizi muhakkak çarmıha gerdireceğim!»
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Firavun (kızgınlık içinde) dedi ki: «Ben size izin vermeden O´na iman ettiniz ha! Anlaşıldı ki o size sihri öğreten büyüğünüzmüş! Ama şimdi bileceksiniz: Andolsun, ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kestireceğim, hepinizi çarmıha gerdireceğim!»
  • Ali Fikri Yavuz: (Firavun onlara şöyle) dedi: “- Ben size izin vermeden ona (Mûsa’ya) iman ettiniz, anlaşıldı ki o size büyü öğreten büyüğünüzmüş! O halde mutlaka yakında bileceksiniz: Muhakkak surette ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kestireceğim ve gerçekten hepinizi asacağım.”
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ona, dedi: ben size izin vermeden iyman ettiniz, anlaşıldı ki o size sihri ta´lim eden büyüğünüzmüş, o halde mutlak yakında bileceksiniz, çaresiz ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazına kestireceğim, hem muhakkak hepinizi çarmıha gerdireceğim.
  • Fizilal-il Kuran: Firavun, «ben izin vermeden O´na inandınız, öyle mi? Hiç kuşkusuz O size büyücülüğü öğreten elebaşınızdı. Ama yakında başınıza neler geleceğini öğreneceksiniz. Andolsun ki, sağlı sollu birer el ve ayağınızı kesecek ve arkasından hepinizi asacağım» dedi.
  • Hasan Basri Çantay: (Fir´avn) dedi ki: «Ben size izin vermeden siz ona îman etdiniz ha! Hakıykat size büyüyü öğreten büyüğünüzmüş o! O halde yakında bileceksiniz. Herhalde sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kesdireceğim, sizin topunuzu behemehal çarmıha gerdireceğim»!
  • İbni Kesir: Ben size izin vermezden önce mi ona inandınız? Şüphesiz size büyü öğreten büyüğünüzdür. Şimdi bileceksiniz; elbette ben, ellerinizi ve ayaklarınızı andolsun ki çaprazlama kestireceğim ve hepinizi astıracağım, dedi.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: (Fir´avun) Dedi ki: «Ben size izin vermeden evvel siz ona imân ettiniz, şüphesiz ki, o size sihri öğretmiş olan büyüğünüzdür. Artık yakında bileceksiniz, elbette ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlamasına kestireceğim ve muhakkak ki sizi toplu bir halde astıracağım.»
  • Tefhim-ul Kuran: (Firavun) Dedi ki: «Ona, ben size izin vermeden önce mi inandınız? Hiç tartışmasız, o, size büyüyü öğreten büyüğünüzdür; öyleyse yakında bileceksiniz. Şüphesiz ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kestireceğim ve sizin hepinizi gerçekten asıp sallandıracağım.»

Resim yüklenemedi.

Sistemli Evden Eve Taşımacılık

Vaktin Çağrısı

Wholesale B2B Marketplaces