Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَمَن يُرِدِ ٱللَّهُ أَن يَهْدِيَهُۥ يَشْرَحْ صَدْرَهُۥ لِلْإِسْلَٰمِ ۖ وَمَن يُرِدْ أَن يُضِلَّهُۥ يَجْعَلْ صَدْرَهُۥ ضَيِّقًا حَرَجًا كَأَنَّمَا يَصَّعَّدُ فِى ٱلسَّمَآءِ ۚ كَذَٰلِكَ يَجْعَلُ ٱللَّهُ ٱلرِّجْسَ عَلَى ٱلَّذِينَ لَا يُؤْمِنُونَ
Fe men yuridillâhu en yehdiyehu yeşrah sadrehu lil islâm(islâmi), ve men yurid en yudıllehu yec’al sadrehu dayyikan haracen, ke ennemâ yassa’adu fîs semâi, kezâlike yec’alûllâhur ricse alâllezîne lâ yu’minûn(yu’minûne).
Allah, her kimi doğruya erdirmek isterse, onun göğsünü İslâm’a açar. Kimi de saptırmak isterse, onun da göğsünü göğe çıkıyormuşçasına daraltır, sıkar. Allah, inanmayanlara azap (ve sıkıntıyı) işte böyle verir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- kimi
- فَمَنْ
- isterse
- يُرِدِ
- ر و د
- Allah
- اللَّهُ
- أَنْ
- doğru yola iletmek
- يَهْدِيَهُ
- ه د ي
- açar
- يَشْرَحْ
- ش ر ح
- onun göğsünü
- صَدْرَهُ
- ص د ر
- İslam’a
- لِلْإِسْلَامِ
- س ل م
- kimi de
- وَمَنْ
- isterse
- يُرِدْ
- ر و د
- أَنْ
- saptırmak
- يُضِلَّهُ
- ض ل ل
- yapar
- يَجْعَلْ
- ج ع ل
- onun göğsünü
- صَدْرَهُ
- ص د ر
- daralmış
- ضَيِّقًا
- ض ي ق
- tıkanık
- حَرَجًا
- ح ر ج
- gibi
- كَأَنَّمَا
- yükseliyor
- يَصَّعَّدُ
- ص ع د
- فِي
- göğe
- السَّمَاءِ
- س م و
- işte böyle
- كَذَٰلِكَ
- çökertir
- يَجْعَلُ
- ج ع ل
- Allah
- اللَّهُ
- pislik (sıkıntı)
- الرِّجْسَ
- ر ج س
- üstüne
- عَلَى
- kimselerin
- الَّذِينَ
- لَا
- inanmayan(ların)
- يُؤْمِنُونَ
- ا م ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Allah, her kimi doğruya erdirmek isterse, onun göğsünü İslâm’a açar. Kimi de saptırmak isterse, onun da göğsünü göğe çıkıyormuşçasına daraltır, sıkar. Allah, inanmayanlara azap (ve sıkıntıyı) işte böyle verir.
- Diyanet Vakfı: Allah kimi doğru yola iletmek isterse onun kalbini İslâm´a açar; kimi de saptırmak isterse göğe çıkıyormuş gibi kalbini iyice daraltır. Allah inanmayanların üstüne işte böyle murdarlık verir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Allah, her kimi doğru yola erdirmek isterse, onun gönlünü islama açar. Her kimi de sapıklığa bırakmak isterse onun kalbini daraltır, öyle sıkıştırır ki, sanırsın öfkesinden göğe çıkacak. Allah imana gelmeyenleri o murdarlık içinde hep böyle bırakır.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Allah kimi hidayete erdirmek isterse, onun gönlünü İslâm´a açar. Kimi de saptırmak isterse, sanki göğe yükseliyormuş gibi, göğsünü dar ve sıkıntılı yapar. Allah, inanmayanları işte böyle pislik içinde bırakır.
- Ali Fikri Yavuz: Allah, kime hidayet etmeği dilerse, İslâma onun göğsünü açar, gönlüne genişlik verir. Her kimi de sapıklığa bırakmak isterse, onun kalbini öyle daraltır sıkıştırır ki, iman teklifi karşısında göğe çıkacakmış gibi (zorlukta) olur. Allah, iman etmiyenler üzerine, böyle azab bırakır.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Hasılı Allah her kimi hidayetine irdirmek isterse, islâma sinesini açar, gönlüne genişlik verir, her kimi de dalalete bırakmak isterse onun da kalbini daraltır öyle sıkıştırır ki sanırsın öfkesinden göke çıkacak, iymana gelmezleri Allâh o murdarlık içinde hep böyle bırakır
- Fizilal-il Kuran: Allah kimi doğru yola iletmek isterse göğsünü İslâm´a açar. Kimi de saptırmak isterse göğsünü, sanki göğe çıkıyormuş gibi, dar ve tıkanık yapar. Bunun yanısıra Allah, inanmayanları iğrençliğe mahkum eder.
- Hasan Basri Çantay: Allah kime doğru yolu gösterir, îmana muvaffak ederse onun göksünü islâm için açar (genişletir). Kimi de sapıklıkda bırakmak dilerse onun da kalbini son derece daraltır, sıkar. O, (İslâmı kabul hususunda) gûyâ zorla göğe çıkacakmış gibi (kendinde bir imkânsızlık ve) zahmet (görür). Allah îman etmeyeceklerin üstüne işte böyle murdarlık çökertir.
- İbni Kesir: Allah, kimi hidayete erdirmek isterse; onun kalbini İslam´a açar. Kimi de saptırmak isterse; onu da göğe doğru yükseliyormuş gibi kalbini daraltır, sıkar. Allah; iman etmeyenlerin üstüne, işte böylece murdarlık çökertir.
- Ömer Nasuhi Bilmen: İmdi Allah Teâlâ her kime hidâyet etmek isterse onun göğsünü İslâm için genişletir. Ve her kimi dalâlete düşürmek dilerse onun göğsünü daraltır, sıkışmış bir hale getirir, sanki zorla göğe yükselecek imiş gibi (bulunur). İşte Allah Teâlâ imân etmeyenlerin üzerine böylece pisliği (havale) kılar.
- Tefhim-ul Kuran: Allah, kimi hidayete eriştirmek isterse, onun göğsünü İslâm´a açar; kimi de saptırmak isterse, onun göğsünü, -sanki göğe yükseliyormuş gibi- dar ve sıkıntılı kılar. Allah, iman etmeyenlerin üstüne işte böyle pislik çökertir.