Zuhruf Suresi 47. Ayet Meali

Kur'anı Kerim Meali
Kuran Meali
Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَلَمَّا جَآءَهُم بِـَٔايَٰتِنَآ إِذَا هُم مِّنْهَا يَضْحَكُونَ
Fe lemmâ câehum bi âyâtinâ izâhum minhâ yadhakûn(yadhakûne).
(Mûsâ) mucizelerimizi kendilerine getirince, bir de bakmışsın, o mucizelere gülüyorlar!

    Türkçesi

    Arapçası

    Kökü

  • ne zaman ki
  • فَلَمَّا
  • onlara gelince
  • جَاءَهُمْ
  • ج ي ا
  • ayetlerimizle
  • بِايَاتِنَا
  • ا ي ي
  • hemen
  • إِذَا
  • onlar
  • هُمْ
  • onlarla
  • مِنْهَا
  • (alay edip) gülmeğe başladılar
  • يَضْحَكُونَ
  • ض ح ك
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: (Mûsâ) mucizelerimizi kendilerine getirince, bir de bakmışsın, o mucizelere gülüyorlar!
  • Diyanet Vakfı: Onlara âyetlerimizi getirince, bunlara gülüvermişlerdi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Onlara böyle mucizelerimizle vardığında, onlar hemen bu mucizelere gülüverdiler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Musa onlara mucizelerimizi getirince onlar hemen bu mucizelere gülüverdiler.
  • Ali Fikri Yavuz: Fakat onlara böyle mucizelerimizle varınca, hemen onlar bunlara gülüverdiler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Vaktâ ki onlara böyle âyetlerimizle vardı, birdenbire onlar bunlara gülüverdiler
  • Fizilal-il Kuran: Onlara ayetlerimizi getirince, birden bire onlarla alay etmeye koyuldular.
  • Hasan Basri Çantay: Fakat onlara âyetlerimiz gelince bir de ne görsünler, onlar bu (âyetlere) gülüyorlar!
  • İbni Kesir: Onlara ayetlerimizle varınca, onlar bunlara gülüvermişlerdi.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: (46-47) Andolsun ki, Mûsa´yı âyetlerimizle Fir´avun´a ve onun cemaatine gönderdik. Binaenaleyh dedi ki: «Ben şüphe yok âlemlerin Rabbinin bir Resûlüyüm.» Vaktâ ki onlara Bizim âyetlerimizle geldi, onlar o zaman, bunlardan gülüşür oldular.
  • Tefhim-ul Kuran: Fakat onlara ayetlerimizle geldiği zaman, bir de ne görsün, onlar bunlara (alay edip) gülüyorlar.

Resim yüklenemedi.

Wholesale B2B Marketplaces

Vaktin Çağrısı

Wholesale B2B Marketplaces