Beled  Suresi: Anlamı, Yazılışı, Türkçe Okunuşu ve Sesli Dinle

Web Taraycınız bu özelliği desteklemiyor

90-Beled  Suresi 1. Ayet

  • Lâ uksimu bi hâzel beled(beledi).
  • بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ لَآ أُقْسِمُ بِهَٰذَا ٱلْبَلَدِ
  • (1-4) Sen bu beldedeyken bu beldeye (Mekke’ye), babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki, biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık.

90-Beled  Suresi 2. Ayet

  • Ve ente hıllun bi hâzel beled(beledi).
  • وَأَنتَ حِلٌّۢ بِهَٰذَا ٱلْبَلَدِ
  • (1-4) Sen bu beldedeyken bu beldeye (Mekke’ye), babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki, biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık.

90-Beled  Suresi 3. Ayet

  • Ve vâlidin ve mâ veled(velede).
  • وَوَالِدٍ وَمَا وَلَدَ
  • (1-4) Sen bu beldedeyken bu beldeye (Mekke’ye), babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki, biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık.

90-Beled  Suresi 4. Ayet

  • Lekad halaknel insâne fî kebed(kebedin).
  • لَقَدْ خَلَقْنَا ٱلْإِنسَٰنَ فِى كَبَدٍ
  • (1-4) Sen bu beldedeyken bu beldeye (Mekke’ye), babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki, biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık.

90-Beled  Suresi 5. Ayet

  • E yahsebu en len yakdira aleyhi ehad(ehadun).
  • أَيَحْسَبُ أَن لَّن يَقْدِرَ عَلَيْهِ أَحَدٌ
  • İnsanoğlu, kendisine kimsenin güç yetiremeyeceğini mi sanıyor?

90-Beled  Suresi 6. Ayet

  • Yekûlu ehlektu mâlen lubedâ(lubeden).
  • يَقُولُ أَهْلَكْتُ مَالًا لُّبَدًا
  • “Yığınla mal harcadım” diyor.

90-Beled  Suresi 7. Ayet

  • E yahsebu en lem yerahû ehad(ehadun).
  • أَيَحْسَبُ أَن لَّمْ يَرَهُۥٓ أَحَدٌ
  • Kendisini kimsenin görmediğini mi sanıyor?

90-Beled  Suresi 8. Ayet

  • E lem nec’al lehu ayneyn(ayneyni).
  • أَلَمْ نَجْعَل لَّهُۥ عَيْنَيْنِ
  • (8-10) Biz ona iki göz, bir dil, iki dudak vermedik mi; iki apaçık yolu (hayır ve şer yollarını) göstermedik mi?

90-Beled  Suresi 9. Ayet

  • Ve lisânen ve şefeteyn(şefeteyni).
  • وَلِسَانًا وَشَفَتَيْنِ
  • (8-10) Biz ona iki göz, bir dil, iki dudak vermedik mi; iki apaçık yolu (hayır ve şer yollarını) göstermedik mi?

90-Beled  Suresi 10. Ayet

  • Ve hedeynâhun necdeyn(necdeyni).
  • وَهَدَيْنَٰهُ ٱلنَّجْدَيْنِ
  • (8-10) Biz ona iki göz, bir dil, iki dudak vermedik mi; iki apaçık yolu (hayır ve şer yollarını) göstermedik mi?

90-Beled  Suresi 11. Ayet

  • Fe laktehamel akabete.
  • فَلَا ٱقْتَحَمَ ٱلْعَقَبَةَ
  • Fakat o, sarp yokuşa atılmadı.

90-Beled  Suresi 12. Ayet

  • Ve mâ edrâke mel akabeh(akabetu).
  • وَمَآ أَدْرَىٰكَ مَا ٱلْعَقَبَةُ
  • Sarp yokuşun ne olduğunu sen ne bileceksin?

90-Beled  Suresi 13. Ayet

  • Fekku rekabetin.
  • فَكُّ رَقَبَةٍ
  • O tutsak bir boynu çözmek (köle azat etmek)tir.

90-Beled  Suresi 14. Ayet

  • Ev ıt’âmun fî yevmin zî mesgabeh(mesgabetin).
  • أَوْ إِطْعَٰمٌ فِى يَوْمٍ ذِى مَسْغَبَةٍ
  • (14-16) Yahut şiddetli bir açlık gününde kendisiyle yakınlığı olan bir yetimi, yahut yerde sürünen bir yoksulu doyurmaktır.

90-Beled  Suresi 15. Ayet

  • Yetîmen zâ makrabeh(makrabetin).
  • يَتِيمًا ذَا مَقْرَبَةٍ
  • (14-16) Yahut şiddetli bir açlık gününde kendisiyle yakınlığı olan bir yetimi, yahut yerde sürünen bir yoksulu doyurmaktır.

90-Beled  Suresi 16. Ayet

  • Ev miskînen zâ metrabeh(metrabetin).
  • أَوْ مِسْكِينًا ذَا مَتْرَبَةٍ
  • (14-16) Yahut şiddetli bir açlık gününde kendisiyle yakınlığı olan bir yetimi, yahut yerde sürünen bir yoksulu doyurmaktır.

90-Beled  Suresi 17. Ayet

  • Summe kâne minellezîne âmenû ve tevâsav bis sabri ve tevâsav bil merhame(merhameti).
  • ثُمَّ كَانَ مِنَ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَتَوَاصَوْا۟ بِٱلصَّبْرِ وَتَوَاصَوْا۟ بِٱلْمَرْحَمَةِ
  • (17-18) Sonra da iman edenlerden olup birbirine sabrı tavsiye edenlerden, birbirine merhameti tavsiye edenlerden olanlar var ya, işte onlar Ahiret mutluluğuna erenlerdir.

90-Beled  Suresi 18. Ayet

  • Ulâike ashâbul meymeneh(meymeneti).
  • أُو۟لَٰٓئِكَ أَصْحَٰبُ ٱلْمَيْمَنَةِ
  • (17-18) Sonra da iman edenlerden olup birbirine sabrı tavsiye edenlerden, birbirine merhameti tavsiye edenlerden olanlar var ya, işte onlar Ahiret mutluluğuna erenlerdir.

90-Beled  Suresi 19. Ayet

  • Vellezîne keferû bi âyâtinâ hum ashâbul meş’emeh(meş’emeti).
  • وَٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ بِـَٔايَٰتِنَا هُمْ أَصْحَٰبُ ٱلْمَشْـَٔمَةِ
  • Âyetlerimizi inkâr edenler ise; kötülüğe batmış kimselerdir.

90-Beled  Suresi 20. Ayet

  • Aleyhim nârun mu’sadeh(mu’sadetun).
  • عَلَيْهِمْ نَارٌ مُّؤْصَدَةٌۢ
  • Üzerlerinde etrafı sımsıkı kapatılmış bir ateş vardır.

Yarınki hayatına şimdiden taşın.

Vaktin Çağrısı

Flashcards for dua, digital product

Şehr-i Ramazan